14 Mayıs 2009 Perşembe

Şampiyon Beşiktaş!



Evet. Bunu bekliyorduk zaten. Fenerbahçe'nin İnönü'de yaptıklarının ardından "gaz mode: on" bir şekilde maça çıkacağımız apaçık ortadaydı.

Maçın başlarında oyunu kendi sahasında kabul eden, Fenerbahçe'yi oynatmama üzerine kurulu ve biraz da rakibi sanki ölçmeye çalışırmış izlenimi bırakan bir oyun vardı Beşiktaş'ta. Bu sırada biraz şansa gelen, beklenmedik bir gol ile işler tepetaklak oldu. Golü anlatmak gerekirse, herkes Yusuf'un orta yapmasını beklerken, o kaleyi düşündü. Ön direkte bekleyen Emre, ön direği çabuk terketmişti. Bir orta bekleyen Volkan Babacan'da gereken pozisyonu aldı. Fakat Yusuf kaleye vurdu, kaleci topu görmekte geç kaldı buna bir de ters ayakta yakalanması eklenince, topa yetişmesine rağmen çıkartamadı. Hoş bir goldü. Dediğim gibi bu gol ile oyunun tüm dengeleri bozuldu. Fenerbahçe biraz daha açık oynamak zorunda, Beşiktaş'ta hızlı hücumlar veya uzun toplarla çıkmaya başladı.



Fenerbahçe olabilecek en güzel dakika da beraberlik golünü buldu. Guiza denen it yine bizi boş geçmedi. Golde Sivok'un topa müdahale edemeyişi dışında hatalı bir durum gözükmüyor. Onun dışında savunmanın biraz dengesiz yakalanışı da büyük bir etken tabii ki golde. Golden sonra biraz daha baskın oynamaya başladı Fenerbahçe, bir kaç ufak pozisyon da yakaladılar ama atamadılar. İlk yarı böylece bitti.

İkinci yarı Beşiktaş'ta Toraman-Üzülmez değişikliği yapıldı. Ekrem sağa, Üzülmez sola geçti. İyi de oldu. Üzülmez savunmanın solunu kontrol ederken, orta sahanın ortasına sık sık yardıma geldi. Evet, Üzülmez göbeğe yardıma geldi. Üzülmez'e ne kadar laf etsek de, gelecek sezon onu arayacağımız günler olacaktır diye düşünüyorum. Orta yapamaması dışında, pek bir sorunlu yanı yok. Savunmada güven veriyor bence. Özellikle Yusuf ile birlikte harika bir ikili oldular. Üzülmez bindiriyor, Yusuf koşu yoluna nokta atışı yapıyor ve tehlikeli ataklar geliştiriyorlar. Güzel bir şey tabii...

Neyse... İlk yarı çok net bir pozisyondan yararlanamayan Bobo, yüzde yüzlük gol kaçırma kredisini doldurmuştu ve bundan sonra yakalayacağı pozisyonlarda golü bulması şarttı. Bobo'yu uzun bir zaman sonra ilk kez bu kadar istekli oynarken gördük. Bunun meyvesini de uzaktan vuruşu ile birlikte gelen gol ile aldı. Volkan Babacan'ın yapacak pek bir şeyi yoktu. Top tam köşeye gitti ve çok sertti. Bobo'yu bu muhteşem golünden ötürü kutluyorum.

Bu golün ardından Beşiktaş 2-1'i korumak için biraz daha savunma ağırlıklı bir oyun anlayışına büründü ve kontra ataklar ile gol aramak yoluna gitti. Bu plan gerçekten çok iyi işledi. Tello'nun bir topu direkten döndü, diğer başka bir pozisyonda kaleciyle karşı karşıya kaldı ve topu kaleciye nişanladı. Ardından sahneye Yusuf çıktı tekrar. Bir uzun top sonucu topa hareketlendi. Bitkindi, Gökhan Gönül hızla topu kontral altına aldı ve topun çıkması için perdelemeye başladı, bu sırada yavaş yavaş ona yaklaşan Yusuf, ustaca bir hareketli topu söktü aldı ve kaleye yöneldi. Arka direkte Holosko vardı, topu ona gönderdi fakat top Lugano'nun ayağına çarparak havalandı. Bobo en tepeye çıkarak kafayı vurdu ve skor 3-1'e getirdi. İyice rahatladık.



Beşiktaş'ın bu skorla yetinmesi beklenemezdi. Fenerbahçe iyice dağılmış, Beşiktaş ise aksine daha da güçlenmişti. Holosko son 4 maçta gol atıyordu ve bu maçta da atmasını bekliyorduk. Öyle de oldu, Bobo ile harika bir duvar pası yaptılar ve golü Holosko attı. Çok sevindik. 5. golü bekliyorduk artık.

Fakat bu golden sonra Beşiktaş hızını kesti ve sadece dakikaları tüketmeye başladı. Ardından skindirik bir pozisyondan penaltı kararı geldi. Bünyamin efendi sırf Fenerbahçe'ye yaranmak için bu penaltıyı çaldı. Sinirli olacak Fenerbahçe taraftarının en azından kendisine hiddetlenmesini önlemiş oldu böylece. Allah belasını versin. Ayrıca son 3 saniye kala maçı bitirdi, halbuki tam 3'e 1 gidiyordu Beşiktaş'lı oyuncular, 5. golün gelmesi içten bile değildi. Neyse, böylesi de güzel oldu.


Kupa sonrası ForzaBeşiktaş.com'un index s

Bu galibiyet ve kupa ile Beşiktaş moral anlamında doruk noktasına ulaştı. Bu gaz ile önümüzdeki maçı rahat geçeceğimizi düşünüyorum. Tek korkum Galatasaray maçından alınabilecek ters bir sonuç. Arkadan Sivasspor ve Trabzonspor geliyor. Her an her şey olabilir.

Beşiktaş bugün takım olarak harikaydı. Umarım hep böyle olur. Hiç bir oyuncuya kötü oynadı diyemiyorum. Hepsi elinden gelen tüm gayreti oyuna yansıttı. Hepsini tebrik ediyorum. Muhteşemdiler...



Bu arada maçın adamı Bobo seçilmiş. Hakkıdır. 2 gol 1 asist. Maçın ilk yarısında çok küfür etsem de ikinci yarıdaki oyunu ile bize muhteşem bir gece yaşattı. Teşekkür ediyoruz kendisine.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder