12 Aralık 2010 Pazar

Yolculuk Eskişehir'e

Yine internetsiz bir gece daha geçirmekteyim. Yarın Eskişehir'e gidiyoruz. Bir çok hazırlık yapmayı planlıyordum nette ancak son gündür net olmayışı sebebiyle hiçbir bok yapamadım. Eskişehir'de gideceğimiz yerleri kroki üzerinde işaretleyip, yer yön bulma olayımızı en kolaya indirgeyecektim ancak net olmayınca böyle bir şey mümkün olmadı tabii.


Eskişehir'de bir hayırsever tarafından bize ev verileceği şeklinde bir olay söz konusu. Ev eşyalıymış falan ve biz ona bakmaya gidiyoruz. Evi vereceği söylenen şahıs bizi otogardan alcakmış. Götürecekmiş eve falan. Evet biraz sakat bir durum gibi gelebilir. Şu sıralar bizi de bayağı bir korkutuyor. Sanki organ mafyasına gidiyormuşuz gibi hissediyorum. Veya bizi eve götürüp, sikeceklermiş gibi falan... Çok garip.

Eğer bu ev işi olmazsa, kiralık evlere göz atmamız gerekecek. Sahibin.com'da güzel ilanlar görüyordum hep. Onların da güzel bir listesini hazırlayıp gidecektim Eskişehir'e ancak tabii malumunuz internet olmadığı için bir bok hazırlayamadım. Öyle ki şu an Hayrettin izliyorum.

Hayrettin'e de acayip kıl oldun. Dişlek halleri, yarak gibi sallanan saçının ön kısmı falan... Acayip itici. Beyaz kopyası gibi geldi bana. Dil özellikleri de benzeşiyor. Hareketleri de benziyor. Belki onu model alıyordur bu Hayrettin. Esprileri çok bayat. Bayıyor böyle, acayip saçma salak. Zaten stüdyodaki insanlar gördüğüm kadarıyla liseliler. Ve onlara hitap ettiği apaçık ortada programın. Ama gerekliydi böyle bir şey. Beyaz ve Okan, Üniversitelilere hitap ediyor. Hayrettin de Lise ve İlköğretim. Güzel bir şey.

Şu an "cevher" isimli bir wireless ağı ile nete girebildim ve bu yazıyı ekliyorum. Ne mutlu bana... Cevher'e saygılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder